+90 544 126 76 40






VİRAL SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI KONUSUNDA NE DURUMDAYIZ ?
(05.04.2023)


İnfluenza / Grip:
Pandemi dönemi dışında her yıl olduğu gibi, influenza aktivitesi bu yıl Kasım ortasında başladı, Aralık ayının ikinci yarısı ve Ocak ayında enfeksiyon sayıları çok arttı, ardından azaldı ama Mart sonu itibarıyla enfeksiyon riski devam ediyor. Nisan sonunda sönümlenmesini bekliyoruz. Bilindiği gibi, viral solunum enfeksiyonlarında temel risk faktörleri, ileri yaş, kronik hastalıkların (KOAH, kalp yetmezliği, şeker hastalığı vb) varlığı, hamilelik ve bağışıklığı baskılayan / zayıflatan durumlardır (kanser tedavisi, kortizon vb ilaçların uzun süreli kullanımı gibi). Bu gruplardaki bireyler daha kolay enfekte olurlar, enfekte olduklarında hastalık daha ağır seyreder. Bu nedenle her yıl aşılanmaları ve grip mevsiminde kapalı mekanlarda kendilerini korumaları, enfeksiyon berlirtileri olan diğer bireylerden uzak durmaları önerilir.


COVID-19:
Artık Sağlık Bakanlığı düzenli sürveyans yapmadığı, eldeki test sonuçlarını açıklamadığı için, SARS-CoV-2 virusunun ülkemizdeki aktivitesi hakkında somut bir veri paylaşamıyoruz. Ancak gözlemlerimize göre, Ocak-Şubat aylarında görece sakin bir dönem geçirdikten sonra, son haftalarda karşılaştığımız hasta sayılarında hafif bir artış oldu. Buna karşılık, gördüğümüz hastaların büyük çoğunluğu yalnızca hafif bir üst solunum yolu enfeksiyonu tablosuyla başvuran ya da başka bir nedenle (kalp yetmezliği, KOAH alevlenmesi vb) başvurduklarında, testi pozitif bulunan olgulardı. Son yıl içinde (Omicron döneminde) yapılan çalışmalarda, en az üç doz aşı olan ve son aşısından itibaren 4 aydan daha az zaman geçmiş bireylerde ağır enfeksiyondan koruyuculuğun %85’in üzerinde olduğu, iki doz aşı olmuş ve son aşıdan itibaren 12 aydan fazla geçmiş bireylerde koruyuculuğun %40’ın altına düştüğü görüldü. Buna karşılık, en az iki doz aşı olmuş ve bir Omicron enfeksiyonu (2022 yılındaki enfeksiyonlar) geçiren bireylerin hafif ya da ağır tüm enfeksiyonlardan korunma düzeyinin %95 dolayında olduğu gözlendi. Bu korunma düzeyi son enfeksiyonu izleyen en az 9 ay (muhtemelen 1 yıl) boyunca sürüyor. Sözü edilen verilerin mRNA (örneğin Biontech-Pfizer aşısı) aşıları için geçerli olduğunu; inaktive aşıların (örneğin, Coronavac/Sinovac) etkinliğinin çok daha düşük düzeyde kaldığını vurgulamalıyım. Aşıların güvenliliği konusunda şimdiye dek yayınlanan tüm bilimsel raporlarda, aşıyla ilişkili olarak ortaya çıkan tıbbi sorunların (yan etkilerin) risk düzeyi, COVID-19 enfeksiyonu geçirildiğinde ortaya çıkan aynı tıbbi sorunların risk düzeyinden daha düşük olduğu bildirildi.